img

Fındıklı Belediyesi

Merkez, Cumhuriyet Cad., 53700 Fındıklı/Rize

Firma Hakkında

Özgeçmiş

Başköy’den Mustafa (Topal Mustafa) ve Fitnet Çervatoğlu’nun dört çocuğundan biriyim. 1968 doğumlu evli ve bir çocuk babasıyım. İlkokulu Başköy’de, Ortaokulu Arılı Köyünde, Liseyi Fındıklı Lisesinde okudum. Lise sonrası İstanbul Teknik Üniversitesi Matematik Mühendisliği Bölümünü kazanarak üniversite hayatına başladım. Daha sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümüne geçtim ve 1992 yılında mezun oldum. Mezuniyetimden sonra altı yıl bölgemde ticari faaliyetle uğraştım ve 2014 yılına kadar yayın yapan Karadeniz Umut Radyosunun kurucularından oldum. Ankara’da bir süre doğalgaz sektöründe ve Su fabrikasında çalıştım. Makina Mühendisleri Odasında Teknik Görevli olarak ve Yönetim Kurullarında görev aldım. Türk Mühendis Mimar Odaları Birliğinde Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulundum. Bursa’da aile şirketi ile İnşaat sektöründe çalışmalar yürüttüm. Makina Mühendisleri Odasında Denetleme Kurulu Üyeliği ve Bursa şube sekreter üyeliği görevini üstlendim. Ankara’daki ikinci dönemimde Makina Mühendisleri Odasında Genel Sekreterlik ve Yönetim Kurulu üyeliğini 2018 yılına kadar yürüttüm. 2015 yılından bugüne ata topraklarında ticari faaliyetlerimi inşaat sektöründe ve beyaz eşya ile ev tekstili bayilikleri yürütmekteyim.

Mesleğimdeki başarılarımı mühendis abilerim değerlendireceklerdir. Ama ben size mühendisliğimi değil, sosyal yanımı anlatmak istiyorum.

Uzun yıllardır sosyal hayatın içinde, ekonomik ve demokratik mücadelelerin yorulmaz bir parçası olmaya çaba gösteriyorum. Ülkemi, Türkiye’mizi çok seviyorum. Hepimiz gibi bende bir yurtsever olarak, onun en küçük parçasının kurbanı olurum. Bu bağlamda Fındıklı’ya, derelere, yaylalara kısacası ben bu toprağa aşığım. Sadece doğasına değil arkadaşlarıma, dostlarıma, komşularıma kısacası siz hemşerilerim de benim yaşamımın vazgeçilmez parçası. Onun için adımız da soyadımız da FINDIKLI diyorum.

Sosyal ilişkileri, yaşadığım çevreye katkı sağlamayı çok seviyorum. Eski köy okullarının onarımından tutun da derelerin özgürlüğü için yaptığımız faaliyetlere kadar birçok etkinlikte beraber olduğumuzu biliyorsunuz.

“KENDİMİZ İÇİN DEĞİL HALKIMIZ İÇİN” başkanlık yapmanın başka bir yolu olmadığını çok iyi biliyorum.

Bir yurtseverim dedim. İzninizle biraz açayım. Ben bir Cumhuriyet çocuğuyum. Gazi Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarının antiemperyalist, aydınlanmacı yolu bana ışık tutuyor. 20. Yüzyılda “Düvel-i Muazzama ya” karşı verdikleri şanlı direniş ve sonrasında hayata geçirdikleri devrimlerin sayesinde; büyüdüm, okudum iş buldum ve ekmeğimi kazanıyor, çocuğumu yetiştiriyorum.

Cumhuriyet’in birlik, beraberlik ve bir arada yaşamak olduğunu biliyorum. Din, mezhep, etnik kimlik, cinsel kimlik gibi ayrımların sadece ve sadece emperyalistlerin işine yaradığını bilirim. Ekmeğini alnının teriyle kazananların, üretilen refahtan adilce pay alabildikleri sürece tek dertlerinin eve ekmek götürmek olduğuna inanırım. Bunun dışında ayrımlar üzerinden siyaset yapanların, bilinçli olmasalar da istemeseler de emperyalistlere hizmet ettiklerini düşünürüm.

Tarihçe: Orhan Naci Ak tarafından yazılan Rize tarihi adlı eserde belirtildiğine göre :1876-1877 Osmanlı-Rus savaşından sonra imzalanan Berlin anlaşması ile 3 Mart 1878’den sonra Batum Ruslara bırakılmıştır.Batum’da yaşanan bu gelişme sancak merkezinin Batım’dan Rize ye taşınmasına neden olmuştur. 1867 yılında belediye teşkilatı kurulan Rize sancağın yeni merkezi olmuştur. Bu statüsünü 1. Dünya savaşı ve Kurtuluş savaşı yıllarında sürdüren Rize bu yıllarda ülkenin geneli de yaşanan büyük sorunlarla boğuştu. Uğradığı Rus işgali ve muhacirlik adı verilen göçler bölgenin gelişmesinin önündeki en önemli gelişme olmuştur.

Cumhuriyetin ilanını takip eden yıllarda ülke düzeyinde yeni bir idari teşkilatlanmaya gidildi.1924 çıkarılan yeni bir kanunla sancak teşkilatı kaldırılıp yerine vilayetler kuruldu. Rize Vilayeti eskiden olduğu gibi Atina ve Hopa Kazalarından oluşmaktaydı. Rize merkez ilçeye bağlı olarak Mapavri (Çayeli), Kurayiseba (İkizdere) Karadere (Kalkandere) nahiyeleri bağlanmıştır. Atina kazasına : Ardeşen ve Hemşin nahiyeleri bağlanmıştı. Hopa Kazasına ise:Viçe , Arhavi ,Kemalpaşa nahiyeleri bağlanmıştı.bu durum 1933 yılına kadar devam etti. 1933 yılında yeni bir düzenlemeye girildi. Bu tarihte Rize ili ile Artvin birleştirilerek Çoruh adı ile yeni bir vilayet kuruldu. Bu durum Rize vilayetinin sınırlarını genişlettiği için büyük bir memnuniyetle karşılandı. O tarihlerde Rize adıyla çıkarılan yerel gazetede ‘İki vilayeti birleştiren ÇORUH ismi,yeni bir inkişaf sahası açmış oluyor’ denilerek duyulan sevinç ifade edilmiştir. Ancak bu durum çok uzun sürmedi. 1936 da Artvin, hopa kazasını da yanına alarak eski statüsüne kavuşturuldu. Böylece Hopa’ya bağlı bir nahiye olan Viçe (fındıklı) de tekrar Artvin iline bağlanmış oldu.1486 tarihli tapu tahrir defterlerinde adına rastladığımız Viçe bu yıllarda Arhavi kazasının sahip olduğu iki zeametten biri olarak adlandırılmaktadır.(Osmanlı tımar sisteminde geliri 20,000 ile 99,999 akçe arasında olan dirliklere zeamet ismi veriliyordu.)

Bu yıllarda Arhavi kazasının Nahiyesine ait iki zeamet belgesi bulunmaktaydı. Bu zeametlerden biri viçe zeameti idi. Viçe zeametinin Zaimi Hüsrev Çelebioğlu Bali Bey idi. Viçe zeametinin Seraskerliğini de İskender paçova’nın tımarı ise Çınarlı köyü idi.

Viçe vahiyesi 1886 yılında kuruldu. Bu yıllara kadar Gavra adı ile bir köy staüsünde olan Viçe’de Jandarma teşkilatı da 26 Mart 1887 de kuruldu. Yeni kurulan bu nahiyeye atanan ilk nahiye müdürü Tuzcuoğlu Mehmet Efendi olmuştur.Yine bu yılki kayıtlara göre Rize de ilk rüştiye mektebi 1876 yılında açıldı.Pazar,Arhavi ve Fındıklı’da ise 1887 yılında birer Rüştiye mektebi açıldı.

Viçe nahiye olduktan sonra Hopa ilçesine bağlandı. Tek hakimli bir mahkeme kuruldu. Bunların yanında Nüfus idaresi ve tapu teşkilatı da kurulmuştur. Viçe’nin Hopa ile idari ilişkisi Fındıklı ilçe teşkilatının kurulduğu 1948 yılına kadar devam etti.

Hamdi YAZICI’nın Fındıklı Kültürevi Bülteni adıyla çıkan Ekim 1993 tarihli dergide yazdığı makalede belirtildiğine göre ‘Fındıklı ilçesi küçük bir köy konumunda iken 26 Mart 1887 tarihinde nahiye (bucak) statüsüne yükseltildi. Bu tarihlerde Fındıklı’ın adı Gavra olarak geçmekte idi. Bu yıllarda (1903/1904) doğanların nüfus kayıtların da doğum yeri olarak Gavra adı kullanılmıştır. Aynı makalede Fındıklı İçesi 11 Haziran 1947 yılında çıkarılan 5071 sayılı kanunla bucak olmaktan çıkarılıp ilçe haline getirildi. 1948 Yılında da diğer idari teşkilatlar kurularak faaliyetler başlatıldı’denmektedir.

Bu sayfa kurumun resmi sayfası değildir ve sadece telefon numarası, web sitesi, adres gibi rehber bilgileri sunmaktadır.

Soru, öneri veya şikayetleriniz ile ilgili olarak yetkililere erişmek ve sunulan hizmetler ile ilgili bilgi almak  için arayabilir, mail atabilir veya  resmi web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

 

Yorum Bırakın

5

PUAN
*
*

Şuan KAPALI 00:50

  • Pazartesi 8:00 - 17:00
  • Salı 8:00 - 17:00
  • Çarşamba 8:00 - 17:00
  • Perşembe 8:00 - 17:00
  • Cuma 8:00 - 17:00
  • Cumartesi KAPALI
  • Pazar KAPALI

Etkileşimler

  • 0 Oy
  • 0 Favori
  • 21
  • 0 Yorum